Herkese merhabalar
Baharı yaşadığımız şu günlerde içimiz kıpır kıpır adeta, çizmeleri ,paltoları kazakları bir an evvel kaldırıp baharlıklarımıza renk cümbüşü kıyafetlerimize kavuşmak hepimizin amacı ,bahar çok kısa olduğu için hemen havaların ısınmasıyla yaza doğru yolculuğumuz başlar , tüm okurlarımıza güzel mutlu bir yaz geçirmelerini dilerim.
Bu sayımızın konu başlıklarına gelince: Bayan çantaları ve erkek modasına biraz değinmek istiyorum.
Bayan çantaları hepimizin olmazsa olmaz aksesuarlarından en önemli bir parçası ,öncelikle biraz markalara değinmek istiyorum, sizler için bir kaç önemli markadan örnekler vereceğim bu markalar bir hayli cep yakan cinsinden ama biraz gözümüz gönlümüz açılsın ,sayfamız renklensin biraz bilgimiz olsun diye koyuyorum bu çantalara erişebilenlerde iyi günlerde kullansın.
Chanel, 1909yılında Coco Chanel tarafından kurulmuş Chanelin logosu (C ) altın zincirli omuz çantaları markanın en önemli modellerindendir.
Hermes, lüks kategorisinde en şık ve en pahalı markalardan biri 1837 yılında kurulmuş logosu ( H )
Fendi, İtalya da hakiki deri ve şık çantaları ile tanınır. 1925 yılında Fendi, Eduardo ve Adela Fendi tarafından kurulmuştur , sonra hisselerinin %90 nı Louis Vuitton sattı. Logosu ( FS )
Balenciqa , marka 1914 de İspanyol tasarımcı Balenciqa tarafından kurulmuş logosu ( BS ) daha ileriki yıllarda ispanyada iç savaş çıkınca mağazalarını kapatıp Fransa'ya taşındı ondan sonrada Fransız markası olarak anılmaya başladı.
Dediğim gibi bu markalar pahalı çantalar müşteri potansiyeli belli kişiler diyebiliriz. Bunun dışındaki markalara da değinecek olursak, yurt dışında yaşamam sebebiyle gördüklerimi size aktarmak isterim. Michael Kors, Gucci ,Coach , Tommy Hilfiger gibi markalar burada herkesin günlük kullandıkları , rahatlıkla alabildikleri çantalardır. Bu markaların Türkiye'deki durumu fiyatlar bakımından bir hayli yüksek olduğunu biliyorum. Bence en iyi çanta yurdumda üretilen deriden yapılan ve Türk tasarımcılarının hazırladığı çantalar süper güzel .
Seçtiğiniz çantanın mutlaka kullandığınız yere göre işlevi çok önemlidir, güzel bir deriden yapılan çantanın marka olması çokta önemli değildir bana göre , hiç bir zaman çantalarınızı modası geçti diye de atmayınız tabii sağlam ise çünkü moda bir kaç yıl geçtikten sonra geriye dönen bir çark gibidir.
Nerelerde nasıl çantalar kullanmalıyız, örnekler verecek olursak ! Aktif bir haldeyseniz büyük kare, dikdörtgen çantalar iç bölümlerini rahatlıkla kullanabileceğiniz şekilde olmalıdır, eğer akşam bir yemeye, bir partiye katılacaksanız el çantaları size çok güzel aksesuar olacaktır, kısa ve acele gidilen gezmelerinizin çantası boyundan geçmeli uzun askılı minik çantalar işinizi rahatlıkla görecektir.
Ve son olarak efsane bir çantadan bahsederek bu konuya son vermek istiyorum. Tabii ondan daha pahalı çantalarda var ama acaba bu çanta bu fiyata değer mi? ama ucundan biraz tasarımcılığım olduğu için aynısını yapmaya çalışacağımda acaba kimin derisini kullansam diye bir düşünce aldı gitti ... çer çöp deseniz ondan bol bir şey yok haziran sayımızda tasarımı hazırlayıp size sunacağım fiyatı siz biçin.
Çanta Louis Vuitton un şaheseri İtalya'nın en pahalı derisi kullanılmış, bir kentin çöp olarak bilinen objelerinden esinlenerek 14 adet yapılmıştır. Fiyatı : 150.000$ yorumu size bırakıyorum. 😩
BU SAYIMIZDA SİZLER İÇİN TÜRKİYE 'NİN EN ÖNEMLİ MODELLERİNDEN SEMA ŞİMŞEK İLE YAPTIĞIM SÖYLEŞİYİ GETİRİYORUM
Sema hanım merhaba, sizi bu ay Moda sayfamızda ağırlamaktan çok mutluyuz katılımınız için çok teşekkür ederim, söyleşimize kendinizi tanıtarak başlayalım daha sonra bu günlere hangi aşamalardan geçerek en iyi mankenler sırasında yerinizi aldınız , bir manken için inanılmaz bir fiziğe sahipsiniz bu fiziği korumak için neler yapıyorsunuz , manken olmak isteyen gençlerimize neler önerebilirsiniz ve son olarak modanın içinden biri olarak Türk ve Dünya modası hakkında neler diyeceksiniz ve Türkiye'nin en şık kadınları kimlerdir?
Merhabalar,
24şubat 1976 Almanya'da doğdum ilk okul 1. ci sınıfı orada okuduktan sonra ailemle birlikte Türkiye ye dönüş yaptık. orta okul ,lise hayatım İstanbul'da geçti. Lise sondayken okulun hazırladığı bir defile düzenlendi , hiç aklımda yokken ince ve uzun kızlardan biri olduğum için benide defileye girmem için zorla aldılar. Gerçekten teneffüse bile çıkmamış utangaç boyu ile ve zayıflığı ile dalga geçilen bir genç kızdım. Okulun zoru ile defileye katıldım , 3ay boyunca Reha Yeprem den çok sıkı bir ders aldık, o da okulumuzun mezunlarından olduğu için bu işe gönüllü olmuştu. Defile günü geldi çattı hayatımın en heyecanlı günü en dizlerimin titrediği gündü son anda vazgeçmek istedim ama bir anda podyuma ittiler beni, orada yaşadığım zevkle ilk heyecan farklı bir duyguydu o gün defilede 3 ajans vardı bana teklifte bulundular bende birini seçtim. Annem hiç istemiyordu manken olmamı , harçlığımın hiç dışına çıkmadan biletlerle iş görüşmelerime yürüyerek giderek büyük bir azimle bu işe baş koydum.ve bir hafta sonra profesyonel olarak defilelere çıkmaya başladım. 1994 yılında best model yarışmasında 1.inci Dünya 4.üncüsü Ve en iyi mayo mankeni seçildim. Mimar Sinan Üniversitesini kazanmıştım ama çok masraflı bir bölüm olduğundan ve bende para kazanmaya başladığım için ,ailemden bir kişinin bile bu üstünden sorumluluğun kalkması o tarihte önemli bir şeydi ve ben bu yola baş koydum. Aynı dönemde 17 yaşındayken reklam filmleriyle oyunculukta başlamıştı , yabancı ve yerli yönetmenlerin söylediği bir şey vardı ki sinema yüzümün olduğu ve doğal oynadığımla ilgiliydi, dolayısıyla bu konuda kendimi eksik hissetmemek adına bazı workshoplara katıldım ve minik eğitimler aldım. Bir sürü çok kaliteli iyi dizi projelerim oldu, ama benim için en önemlisi 6,5 yıl süren kurtlar vadisi vardı ki kadroda yer alan tiyatrocu abilerim , ablalarımdan düşünecek olursanız gerçekten onları bilgi anlamında bütün boşluklarda , set aralarında sömürdüğümü düşünüyorum ama iyi anlamda sömürmekten bahsediyorum. Onlardan çok şey öğrendim. Tabii ki büyük aşkım olan mesleğime de gerçekten saygı duyarak yaptığımı düşünüyorum.
Düzgün fiziğe sahip olduğumu düşündüğünüz için teşekkür ederim ama sanırım bendeki bir mesleki deformasyon olduğu için hiç bir zaman öyle görmedim kendimi ama işime saygı duymaktan dolayı tabii ki bununla ilgili dikkat ettiğim şeyler oldu, önce meslekte bu noktaya gelmemin sebeplerinden biri ,böyle gördüğünüz içinde ayrıca teşekkür ederim. Kesinlikle işimi meslek olarak gördüm, asla basamak aracı olarak görmedim ama bizim dönemimizde öyle güzel işler vardı ki ve öyle yoğun çalışıyorduk ki hepimiz paralarımızı bu işten kazanıyorduk ve hayatımızı geçindirdik. Bu ekip işiydi birbirimize sevgi ve saygıyla bağlıydık, ailelerimizden çok birbirimizi görüyorduk yurt dışı seyahatler , provalar arasında gerçekten ailemden çok arkadaşlarımla vakit geçiriyordum ve onlarla büyüdüm denilebilir buna ailemin de çok sitem ettiği olmuştur. Açıkçası sevgi saygı bütünlük bizi o dönemin mankenlerinden biri yaptı. İşe duyduğumuz saygıda bizi bir yerlere taşıdı ve taktir edersiniz ki o dönemin mankenleri halen hazırda insanların dilinden düşmeyen isimler. Bu döneme yetiştiğim , bu dönemde bu insanlarla çalıştığım için gerçekten çok gururluyum ve bir çok şey öğrendim, aynı şey oyunculuk içinde geçerli.
İşime saygı duymak , bunu ciddiye almak benim bu güne gelme sebebimdir ve tabii ki prensiplerim , prensiplerim dışında hiç bir işte var olmadım, içimin almadığı kalbimin ferah olmadığı hiç bir işi kabul etmedim bu para için bile olsa yapmadığım bir şeydi.
Manken olmak isteyenlere maalesef üzücü bir tavsiyede bulunabileceğim artık reklam yasakları büyük firmaların ve bir çok firmanın büyük defileler yapmasına engel oldular. Onlarda büyük defileler yapmak yerine küçük tanıtımlar yapmayı tercih ettiler haklı olarak dolayısıyla mankenlik mesleğine büyük sekte vurdu açıkçası ve tabii ki popüler mankenliğinde başladığı dönemde buna sekte vurmalarından bir tanesi dolayısıyla vereceğim naçizane tavsiye üzülerek dile getiriyorum gerçek bir meslek sahibi olup bu mankenliği de hobi olarak yapmak, tabii ki yine para kazanıyor olabilirler ama hayatlarını geçindirebilecek işler maalesef ülkemizde kalmadı ,dünyada elbette öyle değil ama Türkiye bu statüde artık. Belki benim yaptığımı yapmayıp yurt dışında devam edebilir, orada yerine getirebilir icra edebilirler. Benim yurt dışında yapamayışımın sebebi sanırım bağımlılıklarım, o dönemde daha çok bağımlı bir tiptim aileme, arkadaşlarıma bağımlı bir insan olduğum için onlarsız başka bir ülkede tek başıma yapamadım bu günkü aklım olsa farklı olurdu diye düşünüyorum çünkü artık bağımlılıktan tamamen uzaklaşmış bir insan olduğumu bunu başardığımı düşünüyorum daha doğrusu keşke geri dönüş yaşansa belki de çok farklı noktalar olabilirdi.
Bu mesleğin içinde olup maalesef modayı takip etmeyen biri olduğumu itiraf etmek , moda diye kendime yakışmayan bir şeyi asla hayatım boyunca giymeyi düşünmedim açıkçası giymeyi de düşünmüyorum. Dolayısıyla insanın kendine yakıştırdığı kendi proporsiyonuna uygun kendi kusurlarını örtebildiği tabii ki bunun içinde renkti , bazı modellerde takip edilebilir elbette ki ama gerçekten vücut kusurlarını kamufle edebileceği düzgün giyinen kadınlar benim için doğru giyinen kadınlardır. Dolayısıyla buna bir örnek daha verecek olursam ablam en iyi örneklerdendir. Meşhur hiç kimseyi söyleyemeyeceğim üzgünüm. Ama modellerden hayran olduğum mesleğine Kate Moss vardır yaşam şekli ile her ne kadar hatalarıyla ders almayan ve büyümeye devam ediyor olsa da yaptığı işinde 1 numara olduğunu düşünüyorum gerçekten çok beğeniyorum.
Yurt dışında çalışırken fark ettiğim bir şey vardı ki, oradaki defilelere çıktığımda sandalyelere konan koleksiyona ait kumaş parçaları, kumaşlar hakkındaki bilgiler ,koleksiyonun hikayesi ve gerçekten insanların bunları inceleyişi işe gerçekten koleksiyona bakışlarını gördüm.
Türkiye'de böyle değil, Türkiye'de elbette kıyafetlere , modellere bakıyorlar ama böyle bir sunum yok veya çok azdır, ama bunu yapan Yıldırım Mayruk'tur, Ahmet Eraslan'dır bunun dışında koleksiyonunu kumaş parçalarından bahsedecek düzeyde kimseyi görmedim maalesef.
Yurt dışı gerçekten farklı o yüzden kıyaslayamıyorum, ama Türkiye dede gerçekten çok yetenekli genç tasarımcıların olduğunu düşünüyorum, hayal güçlerinin olduğunu düşünüyorum keşke bunlara ket vuracak ülkede yaşamıyor olmalarını dilerdim. Maalesef öyle gerçekten bir sürü mesleğe ket vuruluyor ki bu beni çok üzüyor. Başka bir şey söyleyemeyeceğim teşekkür ederim.
Sema hanım gerçek ve samimi duygularınızı bizimle paylaştığınız için çok teşekkür ederim. Sizin paylaşımınıza bir iki cümle ile katılmak istiyorum.
Moda dünyası bence tam anlamıyla keşfedilmemiş bir dünya içinde tabii ki güzellikler , güzel insanlar var ama bir o kadarda karmaşa ,şimdiki dönem için konuşuyorum korkunç bir rekabet , hırs, çekememezlik daha fazla , burada kendini ispat etmek bir o kadarda zor mutlaka size destek verecek kişilerin olması lazım yoksa bu kurtlar sofrasında hiç bir şey olamazsınız .
Evet dediğiniz gibi Yıldırım Mayruk benimde çok değer verdiğim bir modacı defilelerini soluksuz izlediğim çok saygı duyduğum biri , bir gerçek var ki Yıldırım Mayruk evvelde vardı sonrada olacaktır, zarif eşi ve kendisine saygım sonsuz.
Söyleşimize son noktayı koymadan önce önümüzdeki günlerde sizi tekrar güzel bir dizide zevkle izlemek isteriz. Bize vakit ayırdığınız için tekrar teşekkür ederim.
Gelelim bu yılın ERKEK MODASINA
Bu sayımızda sizlere biraz erkek modasından bahsetmek istiyorum. Tabii ki bu senenin modası bir hayli uç bir moda paçalar çok kısa ve dar pantolonlar kırmızılar sarılar rengarenk aynı şekilde gömleklerde , ceketlerde 2 kat kıvrılan kollar çorapsız giyilen ayakkabılar .
STİL , DENEYİM VE KÜLTÜRÜN KARIŞIMINDA OLUŞUR BİR KARİZMASI VARDIR MODA İSE STİLDEN SONRA GELEN GEÇİCİ ŞEYDİR. JOHN FAIRCHILD
Evet Sevgili Uğurkan'ın uyumu , renk armonisi açıkçası süper , modern çizgilerin olduğu işte stil işte tarz diye buna derim ,modanın içinden biri olarak bu konuda en doğru giyinen ve en doğru bilen kişilerden biri.
PARALARIMI TAM OLARAK BURADA GÖRMEYİ SEVİYORUM , ÇOK GÜZEL BİR GARDIROBUMDA ASILI ŞEKİLDE. CARRIE BRADSHAW
Yabancı modadan biraz esintiler dersek :
Giorgio Armani 2017 sezonunda klasik İtalyan erkeğine sadık kalarak günümüzün modern maçosunu yine yarattı
Dsquared2 nun Gökkuşağı Rockçıları 2017 sezonun Milano'daki en renkli ,en aykırı en baş kaldıran modası
Prada yüksek modanın gezginlerini , büyük bir keşif yolculuğuna davet ediyor bir gezginin olmazsa olmazı sırt çantası Prada erkeğinin de stil radarında
EĞER BİR HİKAYENİN SAYFASINI KAPATMAK İSTİYORSAM SAÇ ŞEKLİMİ DEĞİŞTİRİRİM. HILLARY RODHAM CLINTON
Erkek modası da her yıl değişkenlik gösterebilir ama klasik erkek modasının çizgileri hiç bir zaman değişmez , klasik bir takım içine uyumlu gömlek ve olmazsa olmaz mendili her zaman revaçtadır.
Şişman beyler ceket kullanırken özellikle koyu renkleri seçmeli ve ceketleri 2 Veya 3 düğme olmalı otururken düğmelerini açabilirler ama ayakta iseler mutlaka düğmelerini kapamalılar , en alt düğme mutlaka açık olmalıdır . Kravatların boyu kemer boyunda olmalı ne daha uzun ne de göbek üstünde bir kravat olmamalı , gömlek düğmeleri açılmamalı bedene göre gömleği tercih etmek lazımdır , şişmanlar düşük bel pantolon asla kullanmamalılar.
Dikkat çekmek için sıra dışı giyinmeye gerek yok ,düzgün ve kendine yakışanı giymekte bir sanattır.
ERKEKLERİN GİYİMLERİNDE DİKKAT EDECEKLERİ HUSUSLAR :
1- Tişört , gömlek ,çorap, ayakkabılar pantolonlarınızda marka amblemi olanları tercih etmeyiniz
2- Takım elbise üstüne kısa montlar giymeyiniz görüntü açısından hiç hoş olmaz, takım elbise üstüne uzun palto ve trençkotlar giyilmelidir.
3- Tişört altına kesinlikle kumaş pantolon giymeyiniz
4- Ceket , pantolon ceplerini kesinlikle doldurmayınız
5- Mutlaka paranızı , kartlarınızı bir cüzdan içinde taşıyınız
6- Ayakkabı, kemer ,saat kayışının aynı renk olmasına dikkat ediniz
7- Pantolon askısı kullandığınızda kemer kullanmayınız
8- Takım elbise altına deri bağcıklı ayakkabıları tercih ediniz
9- Rugan ayakkabı yalnız gece smokin altına giyebilirsiniz
10- Mümkün oldukça eğer çok terlemiyorsanız gömlek içine atlet giymeyiniz
11- Şıklardan en önemlisi takım elbise altına kesinlikle beyaz çorap giymeyiniz ve takımınızın rengine göre giydiğiniz çorap boyuna çok dikkat etmelisiniz oturduğunuzda bacağınız gözükmemeli
12- jean pantolon altına kundura ayakkabı giymeyiniz
13- Şort alırken diz boyu veya altı olmasına dikkat ediniz
14- Kravat taktığınızda gömleğinizin en üst düğmesinin kapalı olmasına çok özen gösteriniz
15- Gardırobunuzda mutlaka ince dokulu V yaka füme, siyah ve gri kazaklar bulundurunuz
16- Nasıl bayanların gardırobunda bir siyah elbise mutlaka olmalıysa erkekler dede beyaz tril gömleklerin olması şarttır
16- Hiç bir şekilde kısa gömlekte kravat kullanmayınız
17- Mümkün olduğunca gömleklerinizi kol düğmesi ile kullanın bu size çok karizma katacaktır
18- Her sabah alınan duş , traş olmak ve tril giysiler üstüne hafifçe sıkılan parfümle güne başlamak insanı çok zinde ,dinamik ve kendine güvenir kılacaktır eminim
Son yıllarda kruvaze ceketlerde yerini koruyor ama daha çok slim ,fit yani dar kesim , boyları da daha kısa 80 lerde ki gibi bol durmuyor.
MODA BİR MİMARLIK GİBİDİR , BİR ORANTI MESELESİDİR. COCO CHANEL
Spor giysilere gelince tatil günlerimizin en popüler giysisi jean , kanvas ve ince keten , pantolon, şort, ve gömleklerin modası hiç geçmez çok rahatlıkla her yerde giyilebilir , her bedendeki beyler bu rahatlığı tercih edebilirler.
Modanın temel kurallarından biri renk konusunda klasik olanlardan vazgeçmeyin derim ,en önemlisi de ten renginize ve stilinize uygun bir skala belirleyin.
Şık olmanın yolu körü körüne modayı takip etmek değildir ,her kıyafet herkese yakışacak diye de bir şey yoktur tabii ki uyum çok önemlidir , bedeninizi iyi tanıyorsanız sorun yok zaten.
Takım elbise her erkeğin gardırobunda mutlaka olması gereken bir parçadır , takım elbise alırken ceketin boyu, omuzlarının tam oturması ,pantolon belinin tam bedene göre olması ,pantolon paça boyunun da ayakkabının tam üzerine gelecek şekilde ayarlamak çok önemlidir.
Gömlek ,kravat ve mendil seçiminde düz renk kravat ve mendilinizi çizgili veya desenli bir gömlekle de kombinleyebilirsiniz ama kesinlikle önerilmeyen desenli ,kareli gömleğe desenli ,kareli mendil ve kravat kullanılmaz. Aynı şekil takım elbise içinde geçerlidir takımınız desen , çizgi varsa gömlek ve kravatın düz renk olması hoş olur , bu yıl kravatlar çok incelmiş durumda Ve son olarak size tavsiyem mümkün olduğunca takımlarınızı alırken buruşan kumaşlardan kaçınınız derim.
Bu yıl spor gömlekler üstüne, papyon çok modadır, hele ki ekoseler çiçekliler özellikle genç beylerdeki o enerjiyle daha da patlayacaktır.
Nisan sayımızdan bu kadar Hoşça kalın , her zaman Modayla kalın.
YORUM EKLE veya YORUM OKU